okuyazciz

Sevgini Gücü

Gülseren AykanatGülseren Aykanat



Sevginin Gücü
Hava karanlık mevsim kış hava ayaz her yer kar sokak lambalarının bir kaçı dışında sokağı aydınlatan başka bir şey yok sokaklar sessiz sokaklar ıslak sokaklar öksüz.Ben gibi değil üzerimde sağı solu sökük bozmadan bir hırka ayaklarımda plastik çizmelerim çorapsız parmaklarım buz tutmuş.Sorun değil hele hiç problem değil AY ay yine elerim beni terk etti babamın rakı parasını düşürdüm allahtan kağıt para yuvarlanıp gitmedi ya öyle olsaydı ben ne yapardım çık çık allah korudu beni iyiki anneme gündelik parasını kağıt olarak vermişler. Kaybetseydim hasan amcadan borca rakı alacaktım o parayı kaybetmemden daha beterdir.Siz tanırmısınız bilmem bizim iki sokak ilerimizde küçük bir bakkal dükkanı var mavi boyalı saçakları renkli Hasan amcada oranın sahibi elli yaşlarında bir şey suratsızmı suratsız çocukları hiç sevmez hep asık suratla bağıra çağıra işini yapar hele görseniz oğluna yaptıklarını ağzınız açık kalır. Oğlunun adı Ali benim kaderimin farklı bir versiyonu Ali bazen servise çıkar işte daha çocuk benden iki yaş herhalde büyük sanırsam evet evet eminim nerdenmi biliyorum şurdan canım bu bizimkisi bisiklet meraklısı servis dönüşü koca vitrindeki çeşit çeşit bisikletlere bakarkan babası bunu yani Hasan amca yakalıyor
_Hay seni gavurun dölü Derya teyzen ekmek isteyeli kaç saat oldu kadın kaç oldu dükkanı arıyor sen burdamı oyalanıyorsun hadi yürü çabuk götür siparişi deyip ensesine kaca bir şaplak patlaşmış.Ben Ali yi gördüğümde hala ensesi kıpkırmızıydı oysa aradan 2 saat geçmiş ama hala Hasan amcanın parmak izleri yerli yerince duruyordu.Bakkalın önünde hasırdan taburede oturmuş ağlıyordu yanına iyice yaklaşıp
_Ali ne oldu sana dedim
yüzüme bakmadı önce ben tekrar tekrar ısrarlarımı sürdürünce hafifçe başını kaldırdı pancar gibi gözleri ile baktı yüzüme o bakışı ta kalbimin derinliklerine kadar girdi ve yaktı
_Babam beni vitrinlere bakarken yakaladı
_Eee
_Bana çok kızdı o kadar kalabalığın içinde bana bağırdı ensemede vurdu.Bak bak dedi
zaten faretmiştim ama onu bozmamak için yalancıktan baktım
_Oy Ali sende ha bunamı ağlıyorsun tavuk şeyini görmüş yara sanmış misali yapıyorsun altı üstü hafif pembeleşmiş dedim
_Kız aptal ben onun derdindemiyim sanırsın ayrıca ben tavuk değilim tamamı
_Ee o zaman ne bu halin deyip yanına diz çöktüm oda yüzüme doğru dönüp
_Hasret
_Efendim
_Neden bizim babalarımız böyle?
_Nasıl böyle?
_Bak Harun a bak Zehra ya bak Sıla ya Hüseyin e onlar ne kadar mutlular yüzlerinden gülücükler eksik olmuyor.
_Neden mutlular şaşkolozlar ?
_ Öksüz değiliz ama bir babamızda var diyemiyoruz.Bir defa ne olurdu yani bir defa babamın bana sevgi ile baktığını görsem bir defa yavrum dese ne vardıki.
_Sen kendi adına konuş benim babam var ve beni seviyor düşünüyor dedim
_Hadi git yalanci babası kendini seviyormuşta kızım bu palavraları başkasına anlata inansınlar
_Sen ne demek istiyorsun benim babama laf söyleyemesin diye bağırdım
_Laf söylemiyorum keçi gördüklerim ne o zaman gece yarıları seni rakı alman için bu soğukta karda kışta dükkan dükkan sokak sokak dolaştırmıyormu hırlısı hırsızı vardır diyormu ?şu yüzüne gözüne bak benden beter rengarenk ya annene yaptıklarına ne demeli o günü annemle Hacer teyze konuşurlarken duyduydum senin annen içki parasını vermem dediği için babanın onu odunla dövdüğünü gözleri ile görmüşler. Bu sizi düşünen baba ayrıca bu ilk değil bunu sen benden daha iyi bilirsin ben 16 yaşımdayım ve burda sizin evin karşısında oturuyorum. Huu huuu kızım sen şu hayal dünyandan çıksanda bir gerçek dünyaya dönsen iyi olur diyorum
_Bana bak ben hayal dünyasında falan değilim tamam kabul babamın biraz alkol sorunu var ama bizi sever seviyor deyip
Ali yi yana yiterek dükkana girmiştim işte oradan Ali nin yaşı hatırımda kalmış Ali iyi çocuktur ama bazen beni çok zorda bırakıyor söyledikleri yalan değildi ama o söyleyince içim daha çok acıyordu.
_Neyse biraz acele edeyimde daha fazla gecikmeyeyim babam
baba kelimesi ne tuhaf bana ifade etiği şey niye fakirlik, içki ,dayak, acı niye babam diyemiyorum doyasıya kalbimden gelerek değil sadece dudaklarımdan dökülüyor bir evlat için nakörlükmüdür acaba bilmiyorum.
_Hadi Hasret kar bastırıyor acele etmeliyim bu gecede ama soğuk ya saçak kenarlarından sivri uçlu parça buzlar korkutuyor beni en iyisi biraz ortaya geçmeliyim ama ortada sokağın ortası oluyor ya arabanın biri geçerde beni görmezse bana vurduğunamı yanayım yoksa içkisi geciken babamın daha çok sinirlenip kardeşlerime anneme bir şey yapacak korkusumu önemli bence ikincisi deyip sokağın ortasına hızlı hızlı yürümeye başladım.Aslında babam böyle biri değildi en son hatırladığım 10 yaşına kadar mükemeldi annemide bizleride çok severdi bize hediyeler getirir parklara götürürdü.Gülerdi çok hoş bir kahkahası vardı güldüğünde hepimizin gülesi gelirdi bizleri öperdi sarılırdı anneme takkkkiii o kara güne gelene kadar babam polisti bir hain bombalı saldırıda kolunu kaybeti bir çok defa ameliyat oldu bizde onunla öldük öldük dirildik onun sağ salim kurtuluşuna biz sevindik ama o sevinmedi sonrasındada bizim sevincimizi yok etti ama ne yaparsın babadır belkide içinde bir yerlerde hala o eski Yusuf duruyordur ben inanıyorum bir gün ama birgün yeniden o Yusuf bize bana dönecek
_Hadi kızım bırak aylak aylak yürümeyi acele etsene
_Tamam tamam
dışardan biri beni görse herhalde bu kız deli bak kendi kendine konuşup duruyor der.Ne yapayım kendimle dost kalan bir ben kaldım okul mahalle arkadaşlarım beni terk etiiler banada bir lakap taktılar akıları sıra salaklar sonradan görmeler.Bana ayaşın kızı diyorlar önceleri çok zoruma gidiyordu ama alıştımı ne bilmem artık bu laf beni acıtmıyor. Belkide gerçek olduğundandır.Ortaokula gidiyordum felaketen önce ben felaket diyorum başımıza gelenlere .Neyse okulda birçok arkadaşım vardı tabii mahallemizdede birlikte oyunlar oynardık sanki kuvvetli bir rüzgar alıp hepsini götürdü ne olduğunu anlamama fırsat vermedi.Gündüz onları izlerken içim sızlıyor ama ne yaparsın ailenden biri yanlış yaparsa bu ailedeki bütün fertleri etkiliyordu.Bazen ara sıra bir kaçamak bulup okulumun önüne gidiyorum pencere kenarında oturan bahçede oynayan öğrencileri izliyorum her zil çalınışta kendimden geçip okulun içerisine koşuyorum tam kapıdan gireceken birden artık öğrenci olmadığımı hatırlayıp gerisin geriye dönüyorum Dün karne günü idi çocuklar elerinde karneleriyle birer ikişer okul kapısına anne ve babalarına doğru koşuşturuyorlardı
_Anne baba bak teşekür aldım
gülüyorlardı başarılarının karşılığını alıyorlardı öpülüyorlardı.Bir ara okul kapısında beni gördüm elimde karnem koşuyordum bahçede arkadaşlarım etrafımda öğretmenlerim beni izliyorlardı.Babama koşuyorum beni kucaklıyor kahkahkaha atıyoruz havadan balonlar yağıyor
_Hey ayaşın kızı senin burda ne işin var olmayan karnenimi almaya geldin
Bizim sınıfın en gıcığı Tamer in sesi her şeyi karartmaya yetmişti o ve onun etrafındakiler bana bakıp gülüşürlerken ben bir ara bulup hemen aralarından sıyrılıp kaçtım kaçtım okulumu öğretmenlerimi tahtamı sıramı kitabımı geleceğimi arkamda bırakarak koştum kuzu tepesine geldim dizlerimin üzerine çöküp haykırdım bağırdım
_Yeteeeeerrrrrrrrrrr ya al beni yanına ya bana hayatımı geri ver yeteeerrrrrrr
Saatlerce öylece oturdum hava kararmaya yakın eve dönerken kardeşlerimin evde yanlız oldukları aklıma geldi deli gibi eve nasıl yetiştiğimi bilmiyorum allahtan uyuya kalmışlar zavalıcıklar .Annem işe gitiğinden ben onlara bakıyordum ikizlere biri kız biri oğlan daha 5 yaşlarındaydılar. Yoksunlardı eziklerdi bir tarafları babam bütün gün kahveden gelmez kendine acımayı sürdürdüğünden ailesi iş hayat umrunda değildi.Yavaşça kardeşlerimin üzerlerini örtüp evi toparladım.Annemi beklemeye koyuldum çünkü yemeklik getirecek ve pişirecekti o gelene kadar kuru ekmekle idare ederdik.Evde kira akrabaları sorma gitsin ne arayan ne soran olur babamın korkusundan evimizin önüne bile yaklaşamazlardı.Zaten babamın eve gelişini bütün mahalle duyardı kapıyı tekmeyle açar
_Hasret Sinem nerdesiniz terliğim nerde acıktım hala yemek pişmedimi?
Annem deli gibi kardeşlerimi yataklarına yatırıp benide odaya yanlarında bırakıp kapıya koşar.Arkasından tokat sesleri bardak tabak şangırtısı sonra ses kesilir ve babamın çığlığını duyarım
_Hasret kız körolasıca buraya gel kız sana diyorum Hasreeettttttttt
Ben hemen koşar
_Efendim baba geldim
_Nerdesin kız iki saattir sesleniyorum duymadınmı
_Baba ben bee.. lafım bitmeden yanağıma okalı bir osmanlı tokadı kondurdu.
_Hadi koş anandan para al bana rakımı getir eğer gecikirsen ayaklarını kırarım anladınmı
diyerekten kafama yumruğu ile vurur.
İşte bu benim babam benim deyip herşeyine katlandığım benim öz babam beni hala sevdiğine inandığım BABAM
Kafamda yediğim yumruğun ağrısı ve düşüncelerle hızlı hızlı babamın rakısını alıp acele ile dönüş yolluma koyuldum.Poşete duran şişeye sımsıkı sarılmıştım aman bir şey olmasın diye iyice muhafaza ediyordum. Hiç bir şey umrumda değildi tek derdim geç olmadan eve yetişmekti. Babama rakısını ulaştırmam lazım yoksa anneme kardeşlerime zarar verir.
_AAAAAAAAAh
Ayağım kaydı paldır küldür düştüm boylu boyunca sırt üstü sokak ortasında kalakalmıştım.İlk aklıma gelen elimdeki içki şişesi oldu şöyle bir yokladım elimi kaldırıp baktım
_Ooooooh sağlammış yırtın Hasret dedim
Alnımda bir sıcaklık hissedip elimi anlıma vurdum kanla ıslanan elime bakakaldım o kadar acımıyordu ama sonuçta kanıyordu. Neyse deyip ayağa kalkmaya çalıştım ama sanki ayaklarım yoktu yerlerinde elimle eledim ordalardI ama ayaklarımı hareket etiremiyordum doğrulmak istedim olmadı. Etraf o kadar sessizdiki bağırsam sesimi duyarlarmı ya kimse beni fark etmezse ne olurdu evde kavga kıyamet kopardı.
_Olamaz ha gayret Hasret eve gitmen lazım sen neler gördün neler atlatın hadi bunu başarabilirsin
Tekrar tekrar denedim ama olmuyordu.Bu sefer avazım çıktığınca bağırdım bağırdım nafile duyan yok herkes sıcak soba başında oturmuş dışarı karanlığa doğru sımsıkı kapılarını pencerelerini kapamışlardı.Tam ümidimi yitirmeye başlamışken. Bakkalı kapatmış evine dönmekte olan Hasan amcayı bir anda karşımda gördüm o kadar sevinmiştimki kalkabilsem boynuna sarılacaktım.
_Kız Hasret ne yapıyon öyle yerde
_Hasan amca düştüm kalkamıyorum ne olur eve gitmem lazım babam beni bekliyor ne olur beni eve götür
_Tamam dur sakin ol önce bir bakalım neyin var
O arada Ali yanıma yanışınca onu fark ettim
_Hasret neren acıyor korkma şimdi ambulans çağırıp seni hastahaneye götüreceğiz korkma
_Git lan hödük hastahaneye ne gerek var benim eve gitmem lazım dedim
O arada pencerelerinden bizi gören konu komşu birer ikişer başımıza toplandılar.
Ne oldu nasıl oldu fısıldaşmaları arasında Çık Çık Vah yavrum diyenler herkese iyi temaşe olmuştum
_Hasan amca hadi niye bekliyoruz hadi beni eve götür şimdi babam merak eder
ne merağı sinirinden kudururdu.Ama bunu söylüyemiyordum.Hasan amca usulca yanıma gelip saçlarımı incitmeden okşamaya başladı onu ilk defa öyle görmüştüm hayretler içerisindeydim kendi oğlunun saçını okşamayı bırakın yüzüne bakmayan adam benim saçlarımı okşamakla kalmayıp birde tatlı talı yüzüme bakıyordu
_Bak kızım yavrum ambulans çağırdık o gelene kadar seni bir yere kıpırtatamam
_Ama amca benim bir şeyim yok hiç bir tarafım acımıyorki ne ambulansı ne olur amca beni evime götür
_Olmaz yavrum bu gibi düşmelerde kazazede yerinden kımıldatılmaz doğru önemli bir şeyin yok ama biz genede ihtiyatlı davranalım
Bu aradada iki üç kişi görmez tarafımdan acelece bir şeyler getirip götürüyorlardı.Ne olduğunu anlamama izin vermiyorlardı. Bir ara öylesine panikleyecek olduğumda elimi sıcak bir elin tutuğunu hissetim bu Ali idi
_Hey inatçı keçi korkma ben yanındayım
_Ali ne olur söyle bana neyim var durumum kötümü?
_Bakayım tavuk olma sırası sana geçmiş
_Git lan ben tavuk mavuk değilim sadece meraklandım öylesine telaşlısınız ki size bir şey olacak diye endişelendim yoksa ufak tefek çizikler beni korkuturmu sen beni bilirsin Ali daha sıkı elimi kavrayıp gözlerini gözlerime dikerek
_Bilirim ya senin ne kadar mükemmel olduğunu bilmezsem bu kadar yıl senin kahrını çekermiydim
Şöyle bir an kendimi okadar halsiz ve yorgun hissetmeye başladım etrafıma sığınacak bir bağır arar misali bakındım bütün mahalleli ordaydı ama annem babam yoktu işte o an kendimi hem öksüz hem yetim hissettim
_Ali benim için bir şey yaparmısın
_Olur söyle yeterki
_Annemi babamı çağır gelsinler .Dünya hali onları son bir defa göreyim
_Git salak ağzından yeler alsın öyle deme
_Ne olur Ali
_Tamam gideceğim ama bu onları son görüşün olmayacak bana söz ver ancak öyle giderim
_Tamam söz hadi ne olur çabuk ol çok yoruldum
Ali yanımdan kalkarken elini sıkıca tekrardan tutum Ali şaşırmış şekilde yüzüme aval aval baktı
_Ali sen tanıdığım en hakikatli dostsun seninle dost olmak çok güzeldi.
Ali kafasını hızla diğer tarafa çevirip
_Şaşkın sende benim için öylesin onun için mücadele etmelisin bizim için kendin için hayalerin yarınların için
konuşmamızı ambulansın siren sesi kesti
_Hasret ben geliyorum sakın savaşmaktan vazgeçme
diyerek öyle hızlı koştu ki gölgesi hemencecik kayboldu. Birazdanda beyaz gömlekli doktor yanında hemşiresi ile yanıma geldiler. Önce ayaklarımı gösterdi Hasan amca acele ile poşet poşet pamuklarla sardılar. Belimi acım yoktu ama herkesin yüzündeki endişe artık açıkça ortadaydı herkesin maskesi düşmüştü sedye geldi iğneler serumlar elime bağlandı doktor anlıma baktı anlımı pamukla bantladı bir yandan işini yaparken bir yandanda
_Çabuk iğneyi yapın tampona bastırın çabukkkkkk daha serum bağlanmadımı
Bir elime serum bağlanmış diğer elimde sımsıkı babamın şisine sarılmıştım bir ara doktor
_Yavrum nedir o elindeki ver senin için biz tutalım sen dinlen
_Olmaz o babamın babamdan başkasına veremem dedim
Doktor ne kadar ısrar etiysede kararlı olduğumu görüp vazgeçti
Herhalde ilk müdahaleyi bitirmişler olacalarki beni sedyeye alıp ambulansın içine doğru götürmeye başlamışlardı ki arkadan feryat şeklinde bir ses duydum baktım annem yalın ayak saç baş dağınık herhalde geç kalmamdan dolayı babam onu dövmüş olmalıydı çünkü dudağın kenarından kan sızıyordu.
öylesine koşup boynuma sarıldı.
_Kızım kınalı kuzum ne oldu sana yavrum neyin var
Sonra doktora dönerek yavruma ne oldu neyi var ne olur söyleyin konuşunnnnn
Doktor annemi teseli etmeye çalışıyordu. ilk defa onu öyle görmüştüm sanki aklı yerinde değildi gözbebekleri kocamandı o deli gibi dolanan kadın bir an öylece durdu dona kaldı.
_Anne anne anne ses ver ne olur beni korkutuyorsun dedim
Bana baktı daha sonra üzerimdeki örtüyü kaldırpı öylece manasız boş örtünün altına baktıçSonra örtüyü yavaşça kapatıp yanıma geldi
_Ne oldu anne kötü mü dururum
Az önceki deli gibi bağıran kadın kısık ve insana güven veren ses tonuyla
_Yok kızım Allaha şükür önemli bir şeyin yok sakın korkma şimdi hastahaneye gideceğiz hemen iyleşeceksin ben yanındayım dedi
Onun sözleri beni rahatlatmıştı O arada az ilerde duran babam gözüme ilişti
_Baba baba yanıma gelir misin?
Çağırmam üzerine babam yanıma utana sıkıla geldi içmemişti ama gözleri kıpkırmızı idi yanıma gelince elimdeki poşeti ona uzatıp
_Kusura bakma baba geciktirdim kimsenin suçu yok ben kendim düştüm sakın anneme kızma kardeşlerime karışma onlara iyi bak dedim babam karşımda kaskatı kesilmişti rengi bembeyaz olmuştu tam ambulansa binerken babama döndüm
_Hakkını helal et seni seviyorum baba dedim
Bunlar hatırladığım son sözlerimdi gözümü günler sonra açtım etrafımda hemşirelerden başka kimse yoktu.Daha sonra geri uyumuşum kendime gelmem 10 günü aldı.Uyandığım duyanlar odaya akın etmeye başladılar.Sırasyla odama annem Hasan amca Ali girdiler. hepsinin yüzünde hüzünlü bir gülümseme hata Hasan amcanın yüzündede ilk defa onu gülerken görüyordum. Çok şaşırmıştım daha sonraki günler iyice toparlanmaya başladım.Ziyaretçilerim eksik olmuyordu eski arkadaşlar mahalleli ne olmuştu herkese böyle yoksa öldümde bu yaşananlar hayalmiydi merak ediyor ama soramıyordum takii Ali yanıma gelip
_Sağolasın senin yüzünden babam öyle bir değiştiki beni öpüyor sarılıyor oğlum diyor hepsi senin sayende oldu deyince
artık dayanamayıp sordum adeta patladım
_Ali ne oldu herkese böyle ayrıca ben kimseye bir şey yapmadımki niye bana teşekür ediyorsun vıcık vıcık
_Kimse sana anlatmadımı
_Neyi
_Senden sonra olanları
_Yooo benden sonra ne oldu hadi adamı çatlatmada anlat hadi
_Sen o gece düştüğünde durumun çok kötü idi yere atılan boş cam şişe kırıkları beline saplanmıştı o yüzden ayaklarını hisedemiyordun belden aşağın kan içersindeydi sen öyle konumdayken bile annen ve kardeşlerin özellikle baban için söylediklerin herkesi o kadar etkiledi ki baban senden sonra poşeteki içki şişesini çöpe fırlatıp saatlerce sokak ortasında herkesin gözü önünde ağladı hata hıçkıra hıçkıra
_Afet beni yavrum afet beni güzel kızım ben sana bu kadar zaman nasıl kıymışım babanı zor teskin ettiler
daha sonra babam yanıma gelerek
_bu gün o kız bize öyle bir ders verdiki
_Ne dersi baba?
_Biz büyükler büyürken bir çok şeyimizide kaybediyoruz o kadar geçim kavgasına yada hayat mücadelesine düşüyoruz ki bir müddet sonra niye kimin için yaşadığımızı yanıbaşımızdakilerin bile varlığını unutuyoruz hırs o kadar gözümüzü kaplıyor zaaflarımıza yenik düşüyoruz hayata başlarken bizden olanları yol arkadaşlarımızı bırakıyoruz taki onlar bize kendilerini hatırlatıncaya kadar kafamız önde gidiyoruz Hasret bu kadar olumsuzluklara rağmen ailesinin yanında yer aldı onların ona yaşatıkları zorluklara rağmen o ailesinin işlerini kolaylaştırdı.Ailesi uğruna tüm hayatından geleceğinden vazgeçti üzüldü ama fak etirmedi canı acıdı ama belli etmedi bize yaşama amacımızı hatırlatı o küçücük yüreği ile bütün hatalarımıza sustu yüzümüze vurmadı haklıydı ama haklıyım demedi taki bizler anlayana kadar insan için aile anne baba çocuklardan ibaret değil onları bir arada tutan paylaştıkları acıları mutlulukları birbirlerine olan inançları güvenleri sevgileridir eğer söylenmeyecekse sözlerin anlamının olmadığını asıl çaresizlerin zayıfların biz olduğumuzu güçlü sağlam duruşuyla kanıtladı bize dedi
_Gerçekten böylemi dedi
_Evet kızım demekle kalmadı çocuklara bedava çikolata meşrubat bile dağıtır oldu
_Hadi yalancı yalanında bu kadarına pes doğrusu
_EEE peki inanmassan annene sor dedi
Bizi dinleyen annem başıyla onayladı sevinmiştim ama buruk sevinçti benimkisi çünkü kendime geldiğimden bu yana babamı görememiştim annemi üzmekten çekindiğimdende anneme soramıyordum
Aradan aylar geçmiş tam anlamıyla olmasada bayağa ilerleme kaydetmiştim doktor evine gidebilirsin deyince dünyalar benim olmuştu.Annem Hasan amca Ali ile tekerlekli sandalye ile hastahane kapısına çıktık merdiven başında taxi beklerken bir araba tam önümüzde durdu içinden yakışıklımı yakışıklı bir adam indi. Üstü başı düzgün saçları özenle taranmış sinek kaydı tıraş olmuş elinde kocaman bir demet gül vardı. Yüzü yabancı gelmiyordu ama olabilirmiydi bu adam yanımıza doğru geliyordu.Atığı her adım onun kimliğini ele vermeye başlamıştı. Bu babamdı bu adam benim babamdi o aciz güçsüz adam gitmiş sefilikten eser kalmamıştı.Yanıma yaklaşıp
_Şu an ne söylenir bilmiyorum ama söylemeyi deneyeceğim öncelikle sana teşekür ederim beni tekrardan hayata dönderdin o kadar bencilce davrandımki sizin benimle birlikte yok olduğunuzu göremedim acımla öyle meşguldümki sizin acılarınızı fark edemedim içim öyle nefret doluyduki sizinle ilgisi olmadığını bile bile sizlerden çıkardım öfkemi benim sizlerden vazgeçmeme rağmen sen benden vazgeçmedin üstüne üstlük beni sevmeye devam ettin affet beni kızım bundan sonra eskisinden daha iyi bir baba olacağım sana ve kardeşlerine inancın inancım oldu sevgin beni tüm kötülüklerden arındırdı ben seni utandırdım ama ben seninle hep gurur duyacağım sizlere sahip olduğum için rabbime şükür ediyorum hepinizi çok seviyorum dedi
_Baba babacığım affettim yeterki sen eskisi gibi babam ol
_Olacağım kızım deyip sıkıca sarıldık bu sefer olmuştu. Babam iyleşmiş bize geri döndmüştü. Uzunca bir tedavinin ardından gecikmelide olsa okuluma geri döndüm. Annem ve babam birlikte ufak bir bakkal dükkanı açıp Hasan amcaya rakip oldular. Hasan amca bunu dert etmedi aksine bize yardımcı oldu .Ali üniversitede doktorluk okuyor ara sıra haberleşiyoruz bu gün benim karne günüm okulun kapısından koşarak çıktım liseden mezun olmuştum .kocaman kızdım ama delicesine önce okulun bahçesinde arkadaşlarımla zafer turu attıp öğretmenlerimiz bizlere katılmasıyla dahada coştuk sonra kapıda annem babam kardeşlerim karşıladı beni
_Baba bak mezun oldum deyip boynuna sarıldım
_Aferin kızıma dedi
Dönüp arkadaşlarıma ve aileme baktım onlarda bana baktılar bu anı kaç defa hayel etmiştim işte gerçekleşmişti olmuştu
İNANMIŞTIM UMUDUMU YİTİRMEMİŞTİM SABRETMİŞTİM DAHA ÖNEMLİSİ SEVGİNİN GÜCÜNE İNANMIŞTIM....VE BAŞARDIM....... SİZDE İSTEYİN BENİM GİBİ HAYELERİNİZE KAVUŞUN


Yazan:GULSEREN AYKANAT
11 Kasım 2009



© Sevginin Gücü hikayesi Gülseren Aykanat'ın izni ile bu sitede yayınlanmaktadır.Kendi ve Sitemizin izni olmadan kopya edilemez, başka yerde yayınlanamaz. 
Yayın hakkı ©
www.okuyazciz.tr.gg 2009
Bilgi için
iletişimi kullanın




Website counter 
Kullanıcı adı:
Şifre:
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol